Tuesday, December 4, 2007

Severus Güncesi - I

Severusum..

Sensiz nasıl yalnız, nasıl ıssız bu kış bilsen. Ne kar rengi bir baykuş geçiyor pencerenin önünden, ne kazanımdan neşeli ve oynak dumanlar üfleniyor.Kapımı kilitleyip saatlerce yapayalnız oturuyorum soğukta.

Hep seni düşünüyorum, son anlarını, Harry nin neden seni kurtarmak yerine senin ölümünü izlemeyi tercih ettiğini. Kuzgunum, bu mu olacaktı senin gibi cesur bir adamın sonu?
Tarih boyu en aşağılık korkaklar bile daha iyi ölümler gördü.
Ya sen, anlı şanlı Melez Prens?
Şöyle karşılıklı birer kaymakbirası devirecektik hani?
nerde kaldı Severusum, nerde kaldı. Sana en kralından şampuanlar alacaktım, muggle usulu bakacaktım o kuzgun karası saçlarına. Elcegizimle tarayacaktım. Beraber gidip Lily nin mezarına çiçekler koyacaktık.
Tabi hiçbir zaman can ciger olmayacaktın Harry Potter ile, ama uzaktan da olsa bağlı olacaktınız birbirinize. Birinizin canı yandıgında digeri koşacaktı.
Belki bir kitap yazacaktın, Voldemort u nasıl aldattım? diye. Galleona galleon demeyecektik...

Ah be Severusum, daha neler ögrenecektim senden. Zihnime ve diger zihinlere hükmetmeyi, baş döndüren iksirleri...

Hatta sana hakiki patronusunu soracaktım be adam...

Neden öldün yahu, neden?

Tuesday, November 20, 2007

Hipogrif tepmişe dönesin, baykuşlara gelesin Harry

Uzun zamandır yazasım vardı da, hayat işte. Siz Order of Phoenix'i izler, Deathly Hallows'u okurken ben Tunceli'de askerdeydim. Seriyi şöyle bir baştan sona okuyup da yapayım dediğim o uzuuuun mu uzun analiz yalan oldu bu sebepten. Şu birkaç gün malum sebeplerden hayalet gibi dolaştım, şimdi biraz kafayı toparladım ve yazıyorum evet.

Gerçeaak bir Severus Snape hayranı olarak nelbette ki serinin son kitabını kaçıramazdım. Yayınlanmadan hemen önce internet kafelerde pdf formatında kıraat ettim, yayınlandıktan sonra da anamgillere tembihledim ve Tunceli'ye gönderttim kitabı. Elime geçtiğinde de öyle bir şefkat gösterdim ki, ana oğluna göstermemiştir, bir emzirmediğim kaldı.

Seri bitti, evet, ama bir umut ki insanı insan yapan odur, şöyle bir küller soğuduktan sonra acaba diyorum Rowling oturup da Tom Riddle'ın Hogwarts günlerini, Severus - James çekişmesini şöyle yeni bir seri de anlatır mı? Anlatmaz herhalde de böyle bir sapkın fantazim var. Death Eater'ların milleti evden topladığı dehşet havası yaratılabilir, Voldemort'un Lily ve James'i katlettiği yerlerde gözyaşları dökülebilir. Severus Snape'in Voldemort tarafındaki hali nasıl bir Palpatine -Anakin Skywalker havası yaratırsa, Dumbledore'a sığınması da bir duygu seli ortaya çıkarabilir.

Evet efendim 7 kitap okuduk + 5 film izledik. Filmlere değinmeyi manasız bulsam da iki kelam edeyim. Severus Snape'in incelikleri filmlerde genellikle kesilmesi uygun görülen kısımlarda olduğundan kitapları okumadan doğrudan seriyi görsel yollardan takip edenlerin bizimkine benzer bir sevgi duyması imkanlı değil idi. Beri yandan şahsi kanaatime göre Sırlar Odası'nın örümcekli, yılanlı korkunçluğu ki o dönemki kız arkadaşım tırsıp beni filmin yarısında salondan çıkarmıştır, tüm kesintilere rağmen işte alarko zombi gerçek zombi gerçek horror dedirtmiştir. tüm tenkitlere rağmen Oop'nin de beklentilerimi çok aştığını söylemeliyim. Alan Rickman, Ralph Fiennes, Gary Oldman ve Helena Bonham Carter gibi casting mucizeleri de müthiş bir seyir zevki verdi bana.

Altıncı kitap genel olarak düşünselinde ve Hortkuluk peşinde geçtiğinden görkemli olmayacak amma Dumbledore'un cenazesi bir destan olacak kanımca. Yedinci filmin sonunda da muhtemelen artık Voldemort ile Harry penaltı atışırlar, ya da Severus Snape kalpten falan gider, kitaplardan bu kadar kopmaya devam ederlerse.

Neysem.
Severus Snape sevgimi Merope kafa iznindeyken niki altına girdiğim Severus Snape sevgisinden geceleri gizlice ağlamak bakınızı ile ortaya döküvermiş idim zati.
Bu sevgiyi zaman zaman şiirlerle ifade ettim:

ten beyaz, saç siyah küller,
kahkahasında patlar uclu kelekerler,
kirpiği kapkara tüller,
ben bir ölüm yiyene vuruldum...

göz değil lumos mübarek,
bendeki aşk değil imperius olsa gerek,
bir iksirciyi sevdi nihayet,
ben ebedi hogwarts'tan kovuldum...

asamı aldım yanıma,
cisimlendim diagon yoluna,
benzedim bahtsız remus'a,
ulu çınar'a sığındım...

seyret perişan halimi bende akşam olmakta,
dostlar seyrelmiş beyhude iksirle vakit dolmakta,
hipogrif çarpmışa döndüm, macar tekboynuzlu tepmişe döndüm terk i diyarda,
snape, senin allahın yok mu?

yarin gözü iksirde benim bir kuru cüppem var,
ruh emiciler nispette be hey kara vicdanlı yar,
yağlı saçlarına yağmasın lapa lapa kar
snape, senin allahın yok mu...?

Zaman zaman da Gryffindor sempatizanı dürrüklere karşı Severus'umuzu müdaafa etmek durumunda kaldım:

ne remus, ne dumbledore, ne sirius
bi tanedir bizim severus.

Severus Snape'i yetkinlik olarak tenkit etmek sizin de katılacağınız gibi na-mümkün. Kendisini kıyas edeceğimiz büyücüler bence Sirius, James, Remus felan değil, o yetenek olarak bunların üzerinde Dumbledore'un altında yer alıyor. Severus üzerine yapılan pek çok eleştiri Gryffindor'lu ibişler tarafından, Slytherin'lileri kayırıp kendilerini aşağıladığı yönünde. Ama bakıyorsun aşağılananlara: Tembellik timsali sakarlık abidesi Neville Longbottom, görünmeyen pelerini ile bütün gece serserilik peşinde koşan Harry Potter, yine tembellik üstüne tez yazmış Ron Weasley ve bu tiplerin antikoru teacher's pet'i, inek Hermione Granger. Snape yapı itibariyle çok çalışmadan ziyade keskin zekaya ehemmiyet verdiğinden işi gücü Hogwarts bir tarih'i satır satır ezberleyip sınıfa satmak olan bayan Granger'ı sevmemesini normal buluyorum. Bu tiplerin ayrıca Granger'a bulanık diyenlere illet olup da Pansy'den maymun diye söz etmeleri de pek manidar bence, not alınsın. Eğer ki okul sınırları içerisinde bir kurtadam'ın barınması normal diyorsanız, hele ki Azkaban Tutsağı'nda Sirius'un çocukları korumak için gösterdiği çabayı ve Remus'un dönüştüğü o canavarı gördükten sonra bunu iddia ediyorsanız siz Severus'u sevmeseniz de olur bence. O kurtadam adam Facebook aplikasyonlarına benzemez, adamı yer kalbini de kırar.

Occlumency dersleri esnasında pek heyecanlanmıştım esasında, Harry Potter ve Severus aynı odada. Anakin - Luke buluşması gibiydi benim için. Şöyle bir baba oğul tadı almadım değil şahsen, öğreten adam ve oğlu modunda. Bir garip elektrik efendime söyleyeyim pek yakıştırdım nedense... Sonrasını biliyorsunuz, Harry Potter'ın yine klasikleşmiş, önceden çalışılmış dallamalığı ve düşünseline kafayı sokmasıyla yaratılan o büyülü ortam bozuluverdi.
Bir derse bile çalışarak gelmeyen, insanın başına ya .araktan ya meraktan sözünü duymamış Potter kanırta kanırta sonunda Sirius'u öldürtene kadar kehanet peşinde koştu, arada bir de Arthur Weasley'den ısırık alıp kendi kendini ispiyonladı, kahraman oldu. Hani Harry Potter karakteri olsam hiç üşenmem Hogsmeade'den Privet Drive'a kadar anka kuşu tüyü telekli meşe odunumla kovalar, sağ kalan çocuk'u kafası odunla kırılan çocuk yapmadan da dönmezdim.

Dumbledore ki cinsel tercihinden dolayı değil, Harry'i Voldemort'un kucağına bırakarak ibnenin en hası olduğunu kanıtlamıştır, Allah'ın dağında bir lokma bir hırka modeli yaşayan Snape'e ucundan dahi koklatmamıştır. En azından yol + SSK bile çocuğun biraz toparlanmasına yeterdi ki ağzını bile açmamıştır Severus, ekstra Occlumency derslerini beleşe vermiştir. Şimdi en boktan matematik dersinin saati 50 kaat?!

Snape ile ilgili diyeceklerim şimdilik bu kadar.
Amma ve lakin son bir parantez açmak isterim dizideki bir no'lü aşkıma, sevgili Ginevra Molly Weasley'e. Biraz bekleyeyim de resme tıklayıp güzelliğe bir bakın. Trende Slytherin'lere yaptığı uğursuzluk büyüsüyle hocaların tikatini çeken Ginevra'nın Quidditch maçlarında hafiften çirkefe kaçması bende kendisinin de hafiften bir Slytherin kanı taşıdığı, bu sebepten bana iyi bir eş ve çocuklarımın anası olabileceği düşüncesini uyandırdı. Amma Snape gibi kadersizmişim ki ben Slytherin cübbemi sırtıma geçiremeden Harry ibişiyle evleniverdi, ona yar oldu Ginevra Weasley. Kapanış şiirimi de ona adıyorum:

nikahına beni cisimlet sevgilim
istersen şahidin olurum senin
bu muggle kim diye soran olursa
slytherinseverlerin Ömer dersin sevgilim

hayaller kurardık biz Harry'den önce
hiç yoktu hesapta ayrılık bizce
bilirsin ne kadar görmek isterdim
yeşil cübbeler içinde seni öylece

Muggle'ın biriysem sevemez miyim
Galleon olmadan karın doymaz diyen ben miyim
şimdi çok zenginsin ben aynı garip
sana bir adamotu veremez miyim

nikah masasına oturdun işte
Crucio'ya dayanmaktan zormuş böyle sevince
sana mutluluklar sözüm kardeşçe
al asanı git bir an önce

Friday, November 9, 2007

Back to Black

Neredeyse bütün Snape severlerin dinledikleri her şarkı, izledikleri her film ve okudukları her kitapta Severus a dair bişeyler bulduguna eminim. Bunu daha önce Heathcliff-Severus benzetmesinde konu etmiştik...
Ben de dün gece Amy Winehouse dinlerken, "back to black" şarkısında Severus'u düşündüm. Sevgilisi uğruna karalara gömülen bir yaşam..simsiyah. çizmelerinden, giysilerine kadar. Ve yüzünü çepeçevre saran siyah saçları elbette.
Rowling simsiyah tanımladıgı Severus'u (kendisini başka hiçbir renk giyerken görmedik) başından beri yas tutarken resmediyormuş degil mi...
Bir de kafama takılan bir konu da Snape in Lily'den evvelki patronusu. Yani Lily i kaybettikten sonra onunkinin şeklini alan patronus.. acaba neydi, açıklandı mı, bilen var mı, paylaşır mı?
Bence kuştu..Kuzgun olabilir.. Yakışır Severus'a.

Friday, November 2, 2007

Seçim

Kitabı bitirdiğimden bu yana sadece bir gün geçti. Bu süre içinde, son kitabı, hepimiz gibi bitmesini istemezcesine elimden düşürmüyor, açıp açıp en sevdiğim bölümleri ve özellikle Snape'in dahil olduklarını tekrar tekrar okuyorum. Bu arada da takıldığım ve beni düşüncelere sürükleyen kısımlar buluyorum. İşte bunlardan biri, Harry, Düşünseli'nde Snape'in zihninin derinliklerinde saklanan sırlarını seyrederken Dumbledore ile yaptıkları bir konuşma var. Igor Karkaroff'un Voldemort'tan işaret geldiğinde kaçacağı haberini Dumbledore'a verdiğinde Dumbledore diyor ki: "Peki ya sen ona katılmak gibi bir istek duyuyor musun?" Snape'in cevabı net: " Hayır, ben öyle korkak değilim." Dumbledore onaylıyor sözlerini: "Evet," "Igor Karkaroff'tan çok daha cesur bir adamsın sen. Biliyor musun, bazen Seçim'i fazla erken yaptığımızı düşünüyorum..."

Bu noktada arkasını dönüp giden Dumbledore'un ardından Snape'in düşüncelerini tahmin etmeye çalıştım. Açıkçası dünden beri zihnimde kazıldı bu Seçim... Kendi hayatına ve aşkına malolmuştu çünkü Seçmen Şapka'nın onu Slytherin'e göndermesi. Oysa, en başından beri cesareti ve doğruyu bulmadaki yeteneği onun Gryffindor için de biçilmiş kaftan olduğunu gösteriyor. Tıpkı Harry'nin çok harika bir Slytherin olabileceği gerçeği gibi.

İşte tam burada durup hem Snape'in hayatının alternatifini kurmaya başladım kafamda, hem de onun, o sırada allak bullak olmuş ruhunun içinde kopan fırtınalara kulak vermeye çalıştım. Galiba kitabın en fazla iç parçalayan anlarından biriydi burası. Bir ölümden daha çok her şeyin, bir geleceğin kaybı... Bunu farklı bir açıdan tecrübe eden başka bir karakter ise karşısında duruyor Snape'in tam olarak: Sirius Black.
Belki kendi çocuğu olabilecek Harry'nin vaftiz babası. Güzel ve tuhaf üçgen kurulmuş... Beni etkiledi fazlasıyla. Dikkat etmeyen olduysa diye yazıyorum. Gözden kaçırmamalı gibi geliyor.

Seçim'in, hayatlarımızdaki kadar önemli olduğu bir anı barındırıyor o nokta. Her şey farklı olsaydı diye düşünmekten kendini alamıyor Severus özlemle... Hepimiz gibi...

Unbreakable Vow

We all know that Severus was brave enough to make an unbreakable vow. Who else had the courage to achieve that?

I must confess that when snape accept to make the vow, i thought he had a crush on Narcissa. But this was my sillyness because i wasnt enlightened about him yet.

"he is one the bravest man i ever know" sad Harry about him. yes this is true. he sat just right of Voldemort, he drilled into Snape's eyes to test his trustworthyness, but couldnt had a clue about his plan. Be honest, how many of you could succeed?
i cant do that folks. i am not brave like Snape. i havent got the wit either. so it is my right to adore him. he is bravery and courage by all means.

Thursday, November 1, 2007

Did you know that?

Did you know that J.K. Rowling handpicked Alan Rickman for Severus's role in movies. I think Alan Rickman suits Rowling's image of Severus Snape. But what about us? Do we like seeing him as Severus ? Can he handle his role?
i confess that i imagined a more skinny and a younger Snape, but Rickman does great acting..

Wednesday, October 31, 2007

facebook groups


facebook zamanimi ellerine teslim etmemle antipati duydugum ama vazgecemedigim de bir olusum ustelik asagidaki gruplar ile apayri bir yer edindi gonlumde harry potter acisindan. bir biz degilmisiz...





Sunday, October 28, 2007

love the pensieve



Just because it is the only tool to understand young Snape's worst nightmares, his love for Lily and his dedication to "the boy that survived" as an adult, I love the pensieve...


photograph:www.yvettes.net

tekrar


deathly hallows u bitirince coken burukluktan daha da beterdi hissiyatim ceviriyi de bitirdikten sonra... artik hepsi sona ermisti, butun secenekler... "severus snape sevgisinden geceleri gizlice aglamak" neymis iyice anladim ve bu sefer jk rowling e kizamadim.
her ne kadar buyucu dunyasi da yaratmis olsa, bu dunyanin duzeniymis oradaki de... severus bir an bile duraksanmadan, asa dahi kaldirilmadan olmus ve hala bahsi gecistirilen, hogwarts portrelerinde aranmayan yuz severus... onca yaptigi, kisiligi durusu bilinen ama hala o yarattigi imaji kiramamis, kirmaya da zaten yeltenmemis, tabii hala daha takdir edilmeyen, fedakarligi/cesurlugu uzerinde durulmayan... uc nokta yapmaktan alamiyorum kendimi dunya duzenine kiziyorum, kendi kendime soyleniyorum.
of cok dertliyim. korum resmen (korkutuk mu yoksa?!) severus sanki melek gozumde ki yok artik da demiyorum degil kendime bir yandan...
icimi doktum, rahatladim, sagol merope su grubu seyettigin icin!

Monday, October 22, 2007

Dumbledore is really "GAY"

JK revealed the sexuality of Dumbledore at last.

For some of you, including me, this is very disappointing. Because i always thought that there's something going on between minerva and albus.. Damn, it is hard to beleive that he and grindelwand had romance!

But Dumbledore kept saying "love harry , love, love, love". At least i can understand why he is obsessed with love that much..

Anyway , gay or not, we like dumbledore, with his mistakes, of course ...

Saturday, October 20, 2007

15 yazar kotası

Blogumuza ait 15 yazar sınırı dolmuş durumda. Bundan sonra gelecek Severus fanatiklerini yorum kısımlarında görmek isteriz.

Tuesday, October 16, 2007

Sev, sensiz olmuyor

Hergün seni sevenlerle konuşuyorum Sev. sana benim kadar sevgi ve hayranlık duyan insanlarla. Hepimiz olmasa da birçogumuz hemfikiriz senin ölümünün gerçekten boşu boşuna olduguna.
Bir hata, bir yanılgı mı senin gibi bir adamın hayatına son vermeliydi?

Senin sevgi ile ulaştıgın azmi, hırsla körükleyenler mi canını almalıydı Severus'um?
Ölürken bile Harry e yardım etmeye çabalayışın, o sahne, sanki ben de oradaymışım gibi , ben de yaşamışım gibi tüylerimi diken diken ediyor..

Thursday, October 4, 2007

Heatcliff ve Severus

Rüzgarlı Bayır, Uğultulu Tepeler veya daha yaygın bilinen adı ile "Wuthering Heights" kitabını okuyup da, Heathcliff karakterini anımsamayan yoktur herhalde? O azimli, kararlı, tutkulu ve öfkeli aşık, eminim biraz düşününce Severus Snape e olan benzerliği konusunda bir fikriniz olacaktır.

Nedir ortak noktaları Heath ve Sev in? Hemen hızlıca özetlemeye çabalayacağım...

- İkisi de bir kadını tutkuyla sevdiler, hayatlarının tek aşkıydı cathy ve lily

- ikisinin de sevdikleri kadın gidip başka bir erkekle evlendi, başka bir erkekten çocukları da oldu

- ikisini de yüzüstü bırakan kadınlar, onlara karşı boş değildi ..

- ikisi de yalnız, ve insanlardan uzak yaşamayı tercih ettiler

- ömür boyu aşk acısı ve pişmanlıkla yaşadılar

- herkesten nefret etmeyi tercih ettiler..zalimdi ikisi de.

- ikisinin çocuklugu da çok parlak sayılmazdı.. o çocuklukta mutlu oldukları tek anı, sevdikleri kadınlarla geçirdikleri anlardı

evet bu liste, uzayabilir de dostlar. Rowling Severus Snape üzerine düşünürken, aklına Heath gelmiş midir, bilinmez. Bir esinlenme olduysa bile, Severus Heathcliff e göre çok daha yumuşaktı. Çünkü Heathcliff in zalimligi, insanlara zarar vermesini sağlıyor ve o bununla avunuyordu, daha korkunç bir adamdı Heathcliff. Oysa bizim Sev, bir görev adamıydı, fedakardı ... İkisi de 10 numara aşıklardı ama orası su götürmez.
Ne diyelim insan insana benzese de, roman karakteri de roman karakterine benzese de, Severus Heath e on basar bence!

Monday, October 1, 2007

Severus ve Böcürt

Böcürt ün Severus a karşı nasıl göründügünü öğrenemedik. Merak ettigim şeylerden biri de bu Snape in en büyük korkusu ne? Böcürt onu görse neye dönüşürdü?

Kendi ölümü ile ilgili olmasa gerek..

Friday, September 28, 2007

Cesur Kuzgun

Severus Snape i hep bir kuzgun a benzetiyorum. Sessiz, yalnız..

onun için bir şiir bu, şimdi yazıyorum doğaçlama.

Kara Kuzgun

Geçmişin tüm yükü sırtında
Pişmanlıkla gölgelere karışan,
iksirlerin efendisi, Sessiz kuzgun
Yorgun olsa da amacına köleydi,
Yalnızca sevgiye İtaat etti

Kimileri onu sevimsiz bulsa da
Onurdan başka birşey görmem ona baktıgımda
Ve ölümünü düşündükçe içim titrer
hak etmedigini bilirim çünkü bunu

Zindanlara kapanmış neden, anladık sonunda
Yerin dibinde yaşamayı seçmiş acıları ile yalnız
ister ekşi desinler ona, ister acı
O benim gözümde, en cesur ve en sadık Savaşçı

Thursday, September 27, 2007

"After all this time?" "ALWAYS..."

Youtube'da gezinirken Severus Snape anısına yapılmış muhteşem bir fanvideo buldum. Bonjovi'nin Always'ini kullanmış. Aklımdaki sahne ise Lily ve Snape'in 7. sınıftaki dönemi. Yani Lily, Snape'le artık konuşmuyor ve James'le çıkmaya başlamış...

This Romeo is bleeding
But you can't see his blood
It's nothing but some feelings
That this old dog kicked up

(Asrın en büyük Romeo'su, Mecnun'u, Kerem'i ne derseniz artık. Ama Lily'ye bulanık demesiyle ve dark arts'a merakıyla onunla olma fırsatını kaçırmış.)

It's been raining since you left me
Now I'm drowning in the flood
You see I've always been a fighter
But without you I give up
Now I can't sing a love song
Like the way it's meant to be
Well, I guess I'm not that good anymore
But baby, that's just me

And I will love you, baby - Always
And I'll be there forever and a day - Always
I'll be there till the stars don't shine
Till the heavens burst and
The words don't rhyme
And I know when I die, you'll be on my mind
And I'll love you - Always

("After all this time?" "Always..")


Now your pictures that you left behind
Are just memories of a different life
Some that made us laugh, some that made us cry
One that made you have to say goodbye
What I'd give to run my fingers through your hair
To touch your lips, to hold you near
When you say your prayers try to understand
I've made mistakes, I'm just a man

(Lily'ye hoşçakal dedirten anı tabi ki "Snape's Worst Memory" yani ona bulanık demesi. Sonra ondan ne kadar özür dilemeye çalışırsa çalışsın Lily onu affetmiyor. Herkes hata yapar. Hata insanlara özgüdür. Belki Lily onu affetse her şey farklı olacaktı.)

When he holds you close,
when he pulls you near
When he says the words
you've been needing to hear
I'll wish I was him
'cause those words are mine
To say to you till the end of time

(James sahneye giriyor. Onu, sevdiği kadını, nefret ettiği adamla görmek kimbilir onu nasıl incitmiştir. Lily'nin aşkıyla yanıp tutuşurken aklından geçenleri James'in ona söylemesi, James'in ona sarılması yüreğini yakmıştır Severus'un)


Yeah, I will love you baby - Always
And I'll be there forever and a day - Always

If you told me to cry for you I could
If you told me to die for you I would
Take a look at my face
There's no price I won't pay
To say these words to you

(Gryffindor binasının girişinde de yatar, Dumbledore'a onu koruması için yalvarıp karşılığında ne isterse verebileceğini söyler, Lily'nin oğlunu canı pahasına korur. Her şey Lily için, aşkı için...)



Well, there ain't no luck
In these loaded dice
But baby if you give me just one more try
We can pack up our old dreams
And our old lives
We'll find a place where the sun still shines

(Ama Lily onu affetmiyor. Snape Lily'yi kaybetmemek için her şeyi yapmaya hazır. Belki Slytherinli arkadaşlarından bile vazgeçebilirdi.)



And I will love you, baby - Always
And I'll be there forever and a day - Always
I'll be there till the stars don't shine
Till the heavens burst and
The words don't rhyme
And I know when I die,
you'll be on my mind
And I'll love you - Always

("Look... at... me!")



-resim deviantart'tan chupachup, immensity, ellaine-
-bahsettiğim video http://www.youtube.com/watch?v=GmKSMVcPsf8-

Snape'in Pişmanlığı


Deathly Hallows'u okuduğumdan beri Anathema'nın Regret şarkısını her dinleyişimde Melez Prens geliyor aklıma. Şarkı sanki onun için yazılmış... Aslında şarkıyı iki türlü yorumlayabiliriz. Birinci yol Lily'ye "Bulanık" demesinden duyduğu pişmanlık. İkincisi Lily'nin ölümünden duyduğu pişmanlık. Ben ikincisine göre yorumlayacağım burada. Çünkü şarkının melodisi pişmanlık ve acı hislerini güçlü hissettiriyor. Aklımdan geçen sahne Lily'nin ölümünden bir kaç ay sonrası:

As I drift away... far away from you,
I feel all alone in a crowded room,
Thinking to myself
"There's no escape from this
fear
regret
loneliness..."
(Snape Lily'nin ölümünden sonra kendini kimbilir nasıl yalnız hissetmiştir. Belki 5. sınıftan beri görüşmüyorlardı ama artık onun bu dünyada yaşamadığını bilmek ve bundan sorumlu olmak Severus'umuzu mahvetmiştir.)

Visions of love and hate
A collage behind my eyes
Remnants of dying laughter
Echoes of silent cries
("Visions of love and hate" aklıma James ve Lily'nin el ele yürüdüğü ya da sarıldığı bir resim getiriyor. Bu yorum belki ilk yorumlamaya daha uygun düşer ama söylemeden geçemedim :p
Ya da Voldie ile Lily'nin görüntüleri olabilir. Ne de olsa Snape sevdiği kadını öldüren adamdan nefret ediyordur artık herhalde. Güzel günlerin, Lily'nin gülüşünün sona ermesi ve Snape'in hiç kimsenin duyamadığı, anlayamadığı sessiz çığlıkları, isyanları...)

I wish I didn't know now whatI never knew then...
Flashback
Memories punish me once again
Sometimes I remember all the pain that I have seen.
Sometimes I wonder what might have been...
(Snape neyi bilmemek isterdi.. Sevgiyi belki.. Belki onun tüm hayatını yönlendiren ve mutluluktan çok acı veren sevgiyi hiç bilmemek isterdi. Pensieve'de gördüğümüz hatıraların bir flashback'i eşliğinde kendini daha küçücük bir çocukken gördüğünde böyle düşünmüş olabilir. -Ama bu bir kaç saniyelik bir düşüncedir kanımca. Çünkü ne kadar acı verse de Snape'in Lily ile yaşadıklarından vazgeçmek isteyeceğini, Lily'yi hiç tanımamış olmayı isteyeceğini sanmıyorum. Böyle aşık olan biri bunu asla düşünmez- Sonra Voldie'nin yanında yaşadığı korkunç deneyimleri, Lily'nin onun yüzünden ölmesini görüp "eğer o gün Lily'ye bulanık demeseydim, Dark Arts'tan vazgeçseydim" ne olurdu diye düşümeden de edememiştir.)

Visions of love and hate
A collage behind my eyes
Remnants of dying laughter
Echoes of silent cries

And sometimes I despair
At who I've become
I have to come to terms
With what I've done
(Yaptıklarından ötürü duyduğu pişmanlık, sevdiği kadının ölümüne neden olan davranışları ve bunları aşmaya çalışması - ama yapamaması-)

The bittersweet taste of fate
We can't outrun the past
Destined to find an answer
A strength I never lost
I know there is a way,
My future is not set,
For the tide has turned
But still I never learned to live
without regret.
(Feleğin kalleşliği, geçmişinin acılarına rağmen hala dimdik hala metanetli. Ve bir çıkış yolu var, evet, kendini Harry'yi korumaya adaması. Ama tabii ki Snape hiç bir zaman yaptıklarından dolayı kendini affetmedi. Bunu da mektubu okurken ağlamasından anlamaktayız.)

-resim deviantart'tan ellaine'nin-

Severusun Acılarla Dolu Hayatı





"Snape was kneeling in Sirius's old bedroom. Tears were dripping from the end of his hooked nose as he read the old letter from Lily. Snape took the page bearing Lily's signature, and her love, and tucked it inside his robes." (*)




Çocukluğunda ruh hastası muggle babasından az çekmedi. Her şeye bir kulp bulan Tobias Snape’in, Severus’a da, zavallı annesine de etmediği eziyet kalmadı. O günlerde, Hogwarts’a gitmesine birkaç yıl kala, Lily yi buldu, yanında gerçekten mutlu olduğu tek insanoğlunu. Onu hep hevesle, sevgiyle izledi. Lily ise onu hep arkadaşı olarak görecekti. Onun bu ilgisini nasıl fark edemedi ya da görmezlikten geldi anlayamıyorum. Ne yazık ki Severus bilmiyordu ki ona olan bu ilgisi içler acısı, imkansız bir aşka dönüşecek ve ölene kadar peşini bırakmayacaktı.

Hogwarts’a gittiğinde ilk günden itibaren James hep onunla uğraştı. Kendi ve arkadaşları çok popülerdi ya, Snapeimi yalnız diye, dark arts a meraklıymış diye ezip durdular. Nitekim Snapeimin dark artsla ilgili muazzam bilgisi ve onlara karşı ilgisi vardı çocukluğundan beri hem de. Tabi ki kendini savunabilirdi tek geleydiler hele. Demişti ya 6. kitapta Harry’ye ona korkak dediğinde: ‘baban dörde bir olmadıkça bana asla saldırmazdı’. Sonuçta James’ten sihir bilgisiyle, yeteneğiyle son derece üstündü, ama James onu Snape’in kendi bulduğu büyülerle üstelik, bulduğu her fırsatta eğlence konusu yapmaktan geri kalmadı. Bu sırada o James denen beceriksiz Snapeimin Lilysine de göz koydu. Zaten Snapeim de Lily ye olan aşkını hiçbir zaman itiraf edemedi, o da anlayamadı tabi. İtiraf etse bile Lily onun dark artsa meyilini tasvip etmediği için aşkına karşılık vermezdi, ama o da vazgeçerdi kuşkusuz, lilyden kıymetli değildi ki. Kızcağız James i ukala diye sevmezdi amma. Lily onu yine o manyak James’ten kurtarabilmek için geldiğinde o affedilmez gafta bulundu ki o andan sonra Lily ondan tamamen kopmuştu. Sonra da James’e yar oldu zaten. Snapeimin can damarı kopup gitti.

Sonra ne yapsın zavallım? Birkaç tane ölüm yiyen adayı arkadaşı vardı. Dark Lord dan etkilenmemek mümkün müydü o kadar dark arts a meraklı ve de yapayalnız bir büyücü için. Mutsuz, yalnız bir ölüm yiyene dönüştü. Lily de o ukala Jamesle evlendi. Snapeim hep acı çekti. Voldemortun o kahrolası kehaneti yüzünden Lily öldüğü için hep kendini suçladı, nerden bilsindi ki onu kastettiğini? Yapar mıydı yoksa o gammazlığı? Hezimete uğradı Voldemort lily yi bırakmadığı için ve bir daha onun hizmetkarı olmadı. Sonrasında da Albusun Harry yi korumak için kullandığı uşağı oldu, yeter ki lily ye hizmet edebilsin, o rahat uyusun diye yaptı onca görevleri. Lily den kalan en ufak bir hatıra bile onun hayatta kalma sebebiydi. (*)

Ve sonunda gün yüzü göremeden öldü işte. Bir gün mutlu oldu mu? Hiç sanmam. Voldemortun sandığı gibi karıyla kızla ilgisi yoktu onun, güçle de, bir düzen kurup öylece yaşamakla da.

çizim DA den ya da başka bir yerden hatırlamıyorum öylece kaydetmişim.

Dumbledore vs Snape

İlk kitaptan beri, sevgi Harry, sevgi en büyük sihir harry diye kafamızı yiyen Dumbledore, Severus ile şu meşhur, "after all this time?" "always" diyalogunda, sevgiden hiçbir şey anlamadıgını belli etmiyor mu sevgili dostlar..
Bir insan, hala mı ? derse, yıllardan beri Severus un içini yakmış, hayatını amacı olmuş aşka hem de, hala mı? bunca zaman sonra hala mı? dese, ona odun demez miyiz?
hadi daha insaflı olalım. Şaşırdı diyelim, ama neden şaşırıyorsun ki be adam? Aşk bu boru mu?

Evet, uzaktan peynir gemisi yürütmek kolay..

Sonuçta Severus Snape, dumbledore Harry ile ilgili düşüncelerini açıkladıgında, Dumb in un Harry i "zamanı gelince ölsün" diye mi koruduguna inanamamıştı..İnanamaz da, çünkü adam sevgi nedir, ölesiye biliyor.

Soruyorum sevgili hp fanatikleri, gerçek sevgi kime daha yakışıyor, kim daha iyi biliyor, o en büyük sihri, "gerçek sevgi"yi.

Severus mu, Albus mu?
Karar sizin.

Wednesday, September 26, 2007

Severus Snape Farkı

Severus Snape, herkese insanların iyi-kötü diye ayrılamayacağını, herkesin hata yapabileceğini ama önemli olanın hatalarımızın farkına varmak gösteren bir karakter. Geçmişiyle yüzleşebilecek kadar cesur, iyiliğe hizmet etmek için ajan olmayı ve hayatını tehlikeye atmayı göze alabilecek kadar gözüpek. Soylu bir ruh taşıması, kendini iyiye hizmet etmeye adaması, yetenekli, kendini geliştirmiş, işini ciddiye alan, güçlü bir büyücü olması, adam gibi davranması, iğneleyici konuşmaları onu diğerlerinden farklı kılıyor. Evet, ara sıra özellikle de öğrencileri canından bezdiriyor, zalimce davranıyor ama bunun nedeni öğrencilerin tembel ve özensiz davranışları. Snape'in saygılı davranan, öğrenmek için çabalayan, kendini geliştirmek isteyen, azimli gençlere kötü davranacağını sanmıyorum. Harry gibi haytalara, Ron gibi özensiz çalışanlara, Hermione gibi her şeyi bildiğini sanan ukalalara ve Neville gibi beceriksizlere ders vermek zorunda kaldığı için ben asıl ona acıyorum.

Bazıları Snape'in sadece Lily'ye olan aşkından iyi tarafa hizmet ettiğini söylüyor. Bence, bu onun iyi tarafa geçmesini tetiklemiş olsa da sonraki davranışları kendini iyiliğe adadığını gösteriyor. Hadi diyelim Harry'yi annesinin hatrı için korudu.. Peki Lupin'i Ölüm Yiyenlerden korumaya çalışıması (yanlışlıkla George'un kulağını kesmişti gerçi :p), Dumbledore'un "şu ana kadar kaç adamın ölmesini izledin" gibi zalimce bir sorusuna "Son zamanlarda sadece kurtaramadıklarımın" demesi? Bunlar diğer insanları umursadığını da göstermiyor mu? İlla milletle yüz göz olması, mavi boncuk dağıtması, yavşaklık yapması mı gerekiyor?

Zaten bu Harry ve Ron çok önyargılı. Hermione'ye de başta gıcıktılar. Noldu? Kanki olmadılar mı sonunda? Snape hakkında da atıp tuttular. Peki noldu? "He was probably the bravest man I ever knew" demedi mi? Tükürdüğünü yalamadı mı?

Look ... at ...me he whispered


Aşağıdaki yazı, tamamen orjinal deathly Hallows tan alıntıdır.. Kitabı okumayanların yanaşmaması tavsiye edilir.


"He did not know why he was doing it, why he was approaching the dying man: he did not know what he felt as he saw Snape's white face, and the fingers trying to staunch the bloody wound at his neck. Harry took off the Invisibility Cloak and looked down upon the man he hated, whose widening black eyes found Harry as he tried to speak. Harry bent over him; and Snape seized the front of his robes and pulled him close.
A terrible rasping, gurgling noise issued from Snape's throat.
'Look ... at ... me ...' he whispered.
The green eyes found the black, but after a second something in the depths of the dark pair seemed to vanish, leaving them fixed, blank and empty. The hand holding Harry thudded to the floor, and Snape moved no more."



Ahh ulen..ah. böyle mi ölünür.. "Snape moved no more" dedikten sonra mı akacaktı gözyaşlarımız. Ölümünü kabul edemiyorum Severus'un ben. Ölmesi gereken Harry ibişiydi.
hala nefret ettigim adam diyo ya dandik insan! sen onun sacının bir teli ol daha ne iste, dürrük james in dürrük oglu.

Tuesday, September 25, 2007

Severuscuğumuzun Haklı Çıktığı Anlar

                       
     Bi kere Sev her zaman kötüleri ilk tespit eden olmuştur.Ama bunda kötü kötüyü bilir mantığı asla yoktur.Böyle düşünüp Sevciğimizin ruhunu rahatsız etmeyelim Lütfen!

1) İlk kitapta prof müsvettesi kendisini hindli sanan Quirrell in kötü biri olduğunu herkesden önce Sev fark etmişti.Hatta o Hayri Pıtır ve yandaşları bu konuda bile hemen Sev i suçlamışlardı.Ne kadar ayıp…


2) İkinci kitapta uyuz Lockart bozuntusundan ilk gıcık kapan yine bizim Severusumuzdu.Anında onun bir sahtekar olduğunu anlamıştı.O kendini zeki zanneden Hermonie gıcır bile o Lockart a sempati duymamış mıydı?nıçk nıçk nıçk


3) Üçüncü kitapta Lupin in daha ilk baştan öğrencilere zarar verebileceğini ilk Sev çakmıştı.Bunu Dumb a söylemesine rağmen dikkate neden alınmazki.Yani ille sözünün dinlenmesi için James,Sirius ve diğerleri gibi hiçbir işe yaramaması mı gerekiyor.Bu ne haksızlık!..


4) Dördüncü kitapta en başından beri o oynak gözden bizim Sevciğimiz kesin şüphelenmişti ama pek belli etmemişti.Hayri nasıl da güvenmişti hemen o oynak göze.Hem de hemen yakınında asıl güvenmesi gereken bi tanecik Sev dururken…


5) Beşinci kitapta Sev yine o gıcık Hayri ve tayfası tarafından beyhude suçlanmış ama sonunda başlarına öyle gıcık bi karanlık sanatlara karşı savunma hocası geldiki gördüler ebelerinin çorabını.İnşallah bi nebze de olsa Severuscuğumuzun kıymetini anlamışlardır ama nerde….

………………………………………………………………………………………..

Neyse bu liste böyle uzar gider.Diğer iki kitapta da Sevciğimizin ne kadar soylu bi kan taşıdığını bütün okuyucu anlıyor.Zaten anlamamak için akıllarını peynir ekmekle yiyip üzerine bi bakraç su içmiş olmaları gerekir.
Sonuç olarak bi tanecik Sev her zaman haksızlığa uğramıştır boş yere.Hayri sonradan onun iyi biri olduğunu artık kabul ediyor ama ne çare vakit geçmiş…Severuscuğumuzun ruhu şad olsun…


Melez Prens

Melez Prens'in en tombiş hayrani benim karim olur

Yeni üyeler

Yeni üyelerimiz! kafanıza göre yazın, çizin, kopyalayın pestleyin.
Snape adına yazılmış her satırı okumak , büyük keyif verecek!

Vefasız Potter

Evet vefasız o, hem de en alasından...Snape imizi bir hiç uğruna ordan oraya sürükleyerek, anlamsız bir ölüme terketmesi bile yetmedi ona. .hep nankörlük etti, hep nefret etti ondan! tabi ben de ondan! ona sadece Potter demek bile bana seni hatırlatıyor Severusum.

Tamam, Dumbledore beyefendinin Harry nin bir gün ölmesi gerektiğini bile bile onu Dark Lord a ittirmesi de önemli bir etken. ne demişti Snape Dumbledore a son kitapta Harry için:
'you have kept him alive so that he can die at the right moment?'
ama Harry sonuçta James in oğlu değil mi, tabi ki her şeye atlıyacaktı, şöyle adam gibi iki lanet savurmayı bile beceremedi yine şansı yaver gitti koskoca Dark Lordla son düellosunda bile!

ya Snape? o ki, yalnızlığın simgesi, yetenek timsali, tertemiz bir aşkın başrol oyuncusu, kimselerin inanmadığı muhteşem büyücü, Harry yine gösteri yapsın diye nagini ye yem oldu! peki harry ne yaptı? kendine sunulan planlı programlı yılları oynadı. sonra da hepsini tek başına yapmış gibi yine kahraman olması yetmiyormuş gibi deathly hallowsun da varisi oluverdi. çok haketmişti ya zaten.

Harry biricik oğlu Albus Severus a ne demişti unutmadan :

'you were named for two headmasters of hogwarts. one of them was slytherin and he was probably the bravest men i ever knew.'

yıllar boyu seni koruyan kollayan ve şu anki hayatını borçlu olduğun adam için bu kadarı yeterli senin için tabi. babasının oğlu. Snivellus a kurban olaydın da saygıyla ansaydım seni şimdi.

The Silver Doe

Kitabı okurken silver doe nun Snape in patronusu oldugunu anlladınız mı? Ben tereddüt bile etmedim. Harry e o zor anda o sıkışmışlık içerisinde yardım eden 2 kişi olabilirdi. Ya Dumbledore, ya da Severus.

Ama Dumbledore anka kuşunu tercih edecekti.. Geriye tek bir kişi kaldı, Severus Snape.

Neden Lupin degil? neden Sirius degil?

Çünkü onlar hiçbir zaman melez prens kadar major olamadılar bu hikayede. Daha 6. kitaptan, kitabın ismini alarak bence Snape in bu hikayede kilit rol oynadığı belirtildi! Severus Snape Harry Potter a destansı bir yan katmıştır bence.. kim ne derse desin...

Saturday, September 22, 2007

Ettenşın Pilizz

aha bu da facebook grubumuzdur canlar..

http://www.facebook.com/group.php?gid=4804468908

Deviant Art'tan başarılı Snape çizimleri

Deviantartı bilmeyen yok.. Süper Snape çizimleri var; filmde alan rickman ın oyunculuguna elbet lafımız yok ama kendisi Severus için biraz kart kaçıyor.
İşte fevkalade, göz yaşartan fan art lar efenim :(



İşte o malum sahne.. Bunca zaman sonra hala mı? Her zaman.. Ne sandın dürrük dumbledore. o yanında duran son yüzyılın en büyük aşıgı. Hatta belki dünyanın varoluşundan beri yaşamış en onurlu adam. en fedakar!

Bir de sen kendine bak be dumb. Ölümün bile severus a yalvararak oldu. 7. kitapta gördük ki, Harry seni her ne kadar Snape dostu gibi görse de sen Severus umuzu iteleyip kakalayan zıbırdık herifin tekiymişsin. Ulen sen onun tırnagı ol önce bir be! Gençken popon tavanlarda gezmiş, kızkardeşini öldürüp tövbekar olmuşsun. anlamışsın Karanlık sanat sana göre degil. Peki sen kendin aynı acıyı yaşamışken snape'in Lily i öldürdügü için çektigi azap ve acı niye senin gözlerinde tiksindirici oluyor? İbiş james yüzünden, onun ölümüne üzülmedi diye suçluyorsan snape'i sana hadi len derim. ne snape i mutlu ettin ne Harry i. ikisine de sıkıntı verdin birbirleri ile ilgili olarak. Halbuki anlatsaydın harry e snape in olayını, belki daha değişik olurdu herşey. (burada rowlinge seni seniiii diye parmak sallıyoruz)



Yandaki de oldukça başarılı bir snape çizimi. Ne tuhaftır ki ben Severus umuzu hiçbir zaman çirkin biri gibi hayal etmedim. Çirkin olan onun kaderiydi. Yağlı saçmış, kanca burunmuş.. allah aşkına 2. kitapta karizması ile Lockhart ı ezerken, o unutmabeni mavisi giymiş zibidiyi mi yoksa Siyahlar içindeki melez prensi mi tercih ederdiniz?








Ahh, işte büyük aşk. Lily, melez prens karanlık sanatlara gönül vermese, Sevecekti onu. (verecekti ona demiyorum çünkü her ne kadar james potter ibişin biri olsa da, lily i snape abimiz sevmiş biz de severiz.yengemizdir hala!)
Ama bizim ilişki konusunda başarısız Severus, onu kaybetti işte. Belki kendine olan güvensizligi, belki o sonradan hırsla kavrulup nefrete dönüşen çekingenliği.. Yine de öbür tarafta bir şansları olabilir :P

Friday, September 21, 2007

My Sweet Prince


Benim Melez Prensim, severus snape. Eşek kadar insanım. Onunla yine çocuk oldum.Onunla yine genç kız oldum. Yine bir kitabın içine gözyaşlarım aktı.
Yemek masasında ondan bahsediyorum, gece yataga girdigimde ondan. Severus Snape in de degil, Deathly Hallows un etkisini bünyemden atamadım henuz.
Severus Snape.. bence bir destan o.
Belki onun kadar kudretli bir aşık olamam. Belki onun kadar fedakar olamam. Ama onu sevmeme engel degil. Dünya üzerinde varolmuş en muhteşem roman kahramanı, asil insan, hayatın tüm çilelerini gögüslemiş gururlu varlık.
Seviyorum Seni. (Onun kalbi Lily'e ait kızlar, Abimizsin diyelim :P)

anlam veremiyorum...

artik her sey netlesti...


7 kitap devirdik ve biliyoruz ki koca serinin ortasında severus snape var.










ilk kitaptan beri belli ettiydi kendini, kuzgun saclari kartal burnu ile snape idi artik merakla bekledigim haberlerini. harry ye hic isinamadim zaten, dumbledore ise fazla peygamberdi, insan degildi ki son kitapla pekisti bu hissiyatim. pek sevdigim diger karakterler (ron, hermione, weasley ikizleri, gilderoy lockhart gibi) ise bu derece "gelmis gecmis en muhtesem roman karakteri" degillerdi.

yine de anlam veremiyorum severus snape antipatizanlarına. fazla mi anlayisliyim acaba...

snape slytherin li diye nedir bu cektigi zulum. bir dark lord a heves etti diye lily nin bu yaptiklari reva midir, sorarim.
harry ye cok cektirmis... kulliyen yalan. neticede sev cigim ters mizacli bir kisilik ve harry de kusura bakmasin ama snape e karsi haddini bilmiyor.
hem lily nin ugruna oldugu, hem de lily nin gonlunu celen, hogwarts da snape e yapmadigini birakmayan james in oglu...
lily ugruna oldu diye hayati pahasini harry yi korurken, james in yaptiklari icin de ters davranacak tabii, bagrina basacak hali yok!

sonra dumbledore daha buyuk emeller ugruna harry yi gozetir kisvesi altinda hunhar planlar yaparken, melez prens harry ye gonulden baglanmistir esgecmeyelim lutfen!

ustune ustluk takdire sayan 1. sinif bir buyucu. zihinbendde o derece basarili ki voldemort u dahi uyutabiliyor, kendi gelistirdigi buyuleri mevcut daha sabiyken. karanlik sanata da heves eder tabii, etmese sasarim. "herkesin sevgilisi" dumbledore bile deathly hallows pesinden kosmamis mi onca sene. hatta kusura bakmasin ama bir yerde lily nin olmesine de getirir baglarim ben bu sevdasini!!!

snape cok aci cekti, olmeliydi belki de ama gecistirilmemeliydi o sahne...

"look at me!" ile efkarlandirdin be J.K.!

After All This Time? - Allways.. (Spoiler dolu dikkat)

Ah ulen, şimdi ramazan kızmasın ama , bir küçük rakı devirebilmek vardı. hayatımda rakı içmemiş bana, bunu söyleten J.K. Rowling , sana yazıklar olsun ki kıydın Snape imize.

Hemen kitaptaki malum, efsane dialogu da koyuyoruz, onsuz bir Severus Fan klab düşünülebilir mi, selam olsun sana Silver Doe.

İşte kitabın malum kısmı:

but this is touching severus, said dumbledore seriously. " have you grown to care for the boy after all?"

"for him?" shouted snape "expecto patronum!"

from the tip of his wand, burst the silver doe: she landed on the office floor, bounded once across the office, and soared out of the window. dumbledore watched her fly away, and as her silvery glow faded he turned back to snape , and his eyes were full of tears.

"after all this time?"

"always," said snape.

Severus Snape'i Sevmek için 10 Neden

1- Mazlumdu

2- Fedakardı

3- Aşmış bir büyücüydü, kendi icadı büyülerim vardı

4- Çocuklugu kötü geçmişti

5- Harry nin götünü defalarca kurtardı

6- Dumbledore tarafından, sevilmedigini, kullanıldıgını bile bile fedakarlıgına devam etti

7- Sadakatliydi. Lily için, lily e adanmış bir hayatı yaşadı..

8- Kimsenin malında-büyüsünde gözü yoktu.

9- Voldemort u kandırabilen belki de tek kişiydi.. R.a.b. i de sayarsak 2...

10- Ölürken Harry e baktı! Onun gözlerine, annesinden aldığı gözlere bakarak öldü

SENİ SEVMEYEN ÖLSÜN!